Untitled Document
Rakı
TÜRKIYE' DE BAŞLICA DÖRT ÇEŞİT RAKI ÜRETİLMEKTEDİR

ALTINBAŞ RAKISI

Hacmen % 50 alkol içermekte olup, sadece üzüm kökenli distilattan (Suma) üretilmiştir. Türkiye' de üretilen rakılar arasında içimi ve kokusu en hoş olan rakıdır. Bu rakı aynı zamanda rakı tarifi verilirken baz alınır.

KULÜP RAKISI

Hacmen % 50 alkol içermekte olup, sadece üzüm kökenli distilattan (Suma) üretilmiştir. Kulüp ve Altinbaş rakının arasındaki farkı sadece tiryakisi bilir.

YENİ RAKI

Hacmen % 45 alkol içermekte olup, alkolün en az % 65’ i üzüm kökenli distilattır.

TEKİRDAĞ RAKISI

Tekirdağ rakısı % 45 alkol içermektedir. Tekirdağ rakısının Tekele göre hiçbir farklı özelliği yoktur. Çünkü Tekel' in bütün tesislerinde rakı aynı usülle üretilmektedir. Ama Tekel' in üretim için kullandığı artezyen suyunun buna katkısı olduğunu düşünenlerde vardır. Birde tabiki bu rakının ününe yakışan hassasiyeti, imalatta gösteren fabrika personelini unutmamak gerekir.

DİP RAKISI

Dip rakısı sadece tekel çalışanlarına ve özel hediyeler için hazırlanan rakıdır. Standart rakıüretilirken içinde bulunduğu tanklarda üç katman oluşturur. Dip Rakısı bu katmanların en altındaki kokusu ve tadı en güzel olan katmandan yapılır. Piayasada satılmaz.

BOĞMA RAKI

Boğma rakı ise Adana ve Antakya çevresinde yıllardır bilinmektedir. Ev imalathanelerinde, yaşüzümle birlikte damıtılır ve su ilavesi ile alkol derecesi düşürülerek elde edilir. Tekel sağlık açısından zararlı gördüğü bu içkinin daha uygun şartlarda üretimi için Mersin' de bir boğma imalathanesi kurmuştur. Bu tesis Adana' ya uzaklığı nedeniyle 1934' te Adana' ya taşındı. Sonra halkın Yeni Rakı' yı tercih etmeye başladığı ve satışların durduğu gerekçesiyle 1935' te kapatıldı. Boğma Rakı bugün, özellikle Antakya' da çok yaygın olarak üretilip tüketilmektedir. Boğma Rakı sipariş üzerine ev imalathanelerinde mevsim meyvalarından (Karpuz, kavun, muz, kiraz vb.) üretiliyor.

DÜNYA' DA ÜRETİLEN BAZI RAKILAR VE ÜLKELERİ

SAKE: Japon ve Çinlilerin pirinçten elde ettikleri bir rakı çeşididir.
SLIVOVITS: Sirbistanda erikten üretilen bir rakıdır.
KUMOVICA: Yugoslavların üzümden elde ettikleri bir rakıdır.
ARAK: Lübnan ve Suriye' de üretilen hurmadanda yapılan bir rakı çeşididir.
UZO: Yunanlıların üzümden elde ettikleri bir rakıdır.

ÇİLİNGİR SOFRASI

Ehlikeyf' in rakı sofrası yani Çilingir Sofrası deyimi Osmanlı' ya kadar dayanır. Osmanlı döneminde sarayda yemekleri tatmakla görevli çeşnigirlerin yemekleri küçük tabaklara koyması, bu sofralara çeşnigir sofrası denmesine neden olmuştur. Daha sonra rakı masaları da böyle küçük tabaklarda hazırlanmış olan mezelerden oluştuğu için, çeşnigir sofrası deyimi rakı sofrası için de kullanılmıştır. Zaman içinde bu tabir çilingir sofrasına dönüşmüştür. Rakı masasının ya da çilingir sofrasının zenginliği sohbetiyle kaimdir. Kişinin içme zevkine göre degişse de rakı masasında önce Haydari, peynir, tarator, domates söğüş, roka, salatalık, dil, sigara böreği, cacık, peynir, karides, midye ve pilaki gibi soğuk mezeler gelir. Soğuk mezelerin ardından sohbetin koyulaşmasıyla sıcak mezeler rakı masasındaki yerini alır. Marmara' da, Ege' de balık, Doğu' da kebap rakı masasının en gözde sıcaklarındandır. Soğuk meze ile başlayan sıcak mezeyle devam eden çilingir sofrasının sözkeseni mevsim meyvelerdir. Meyveler içinde kavunun yeri başkadır. Kuruyemiş de rakının aperatif olarak içildiği durumlarda istenen bir diğer mezedir.

RAKI İLE İLGİLİ BAZI DEYİŞLER

-Kullanmasını bilenlerin elinde zehir de bir ilaçtır.
-Rakıyı buruna değil ağzına içmek gerek.
-Adam gibi içmek.
-Masadan oturduğun gibi kalmak.
-Ne zaman rakı kadehini eline alırsan kalben "aman yarabbi beni rezil etme" diyeceksin, ondan sonra içeceksin. Haydi şimdi git, içebilirsen elli okka iç.

RAKI İÇİN KULLANILAN BAZI ARGO TABİRLER

Antifiriz
Anzorot
Akyazılı
Apeki
Çarmak
Çarmaçur
Dem
Duziko
Düz
Giravatlı
İmam suyu
Islım
Pirna
Pirne
Piriz
Piiz
Aslan sütü
Türk sütü
Fahrettin Kerim

RAKINAME

Bazı tekel bayileri tarafından müşterilerine hediye edilen bu hoş nameyi buraya da almayı istedik.

İçmesini bilene
Zevk-u sefadır.
İçme' yi bilmeyene
Cevr-ü cefadır rakı.

Bir münasip mikdarı
Muhabbet anahtarı
Kaçırırsan ayarı
Can' a ezadır rakı.

Ne dert kalır, ne keder,
İçeni mes' ut eder.
İçebilirsen eğer
Ruh-u ciladır rakı.

Ham ervahsan yanaşma
Arif' sen ondan şaşma,
İç ama, haddi aşma
Ferahfezadır rakı.

Yarattığı ahengi,
Ne saz verir ne çengi,
Terbiyenin mihengi
Dense sezadır rakı.

Beyaz peynir, domates,
Yanına bir kavun kes,
Çiğ köfteyle ne enfes
Bir iptiladır rakı.

Biraz tuzlu leblebi,
Kadehin billur leb' i,
Dudakları öpmeli,
Yoksa hebadır rakı.

Ehli kemal olana
Zevkle hem' hal olana,
Sohbette tad bulana,
Yar' i vefadır rakı.

Misten ala kokusu,
Ana sütü gibi su,
Şu ki sözün doğrusu
Müstesna ma' dır rakı.

Dost bezminde sohbette
Neşe-i muhabbette
Her manevi lezzete
Bir vasıtadır rakı.

Nükte, cinas anlayan
Ahengi-i bezm' e uyan,
İçip zırvalamayan,
İşte o' nadır rakı.

Eşek içince zırlar,
Köpek içerse hırlar
Kedi içse tırmalar,
İnsanlar' a dır rakı.

Al kadehi eline,
Dokun gönül teline,
Muhabbet alemine,
Bir merhabadır rakı.

Adabi, erkanı var,
Zamanı mekanı var,
Kimin ki iz' anı var,
O na şifadir rakı.

Gönül darğınlarına,
Vefa kırgınlarına,
Hayat yorgunlarına,
Haza devadır rakı.

Mirkelamoğlu der ki:
Had bilmezsen eğer ki,
Öyle rüşva eder ki,
Başa beladır rakı.


Necip Mirkelamoğlu